NAMAZ
SONRASI YAPILAN DUALAR
1.
Selâmdan Sonra Okunacak Dua
Sahabeden
Abdullah ibn Mesud, Peygamberimizin şu duayı üc defa okuyan kimsenin
günahlarının bağışlanacağını söylediğini bildirmiştir:
Okunuşu: “Esteğfirullahel-azim
ellezi lâ ilâhe illâ hüvel-hayyul-kayyumu ve etûbü
ileyhi.”
Anlamı: “Ulu Allah’tan bağışlanmamı dilerim ki O’ndan başka ilâh yoktur. O,
diridir ve kayyumdur. O’na tövbe ederim.”[1]
Selamdan sonra bu duayı üc defa okuyan kimse
her gün günahlarına tövbe etmiş olur. Bu duadan sonra ise şu duayı yapardı:
Okunuşu: “Allahümme
ente`s-selâmu ve minke`s-selâmu tebârekte ya zel-celâli
vel-ikrâm.”
Anlamı: “Allah’ım! Sen selâmsın. Selamet de
sendendir. Ey celâl ve ikrâm sâhibi! Sen münezzehsin, sen yücesin” duasını okumuştur. [2]
Farzın sonunda bu duadan sonra Peygamberimiz
(sas)`e salat ve selam getirilir (Allahümme salli ala Muhammed) denilir. Sonra tesbihatta bulunulur, e’uzu besmele cekilir
ve Âyete’l-kürsi (Bakara suresinin 255. ayeti) okunur.
2. Tesbihât
Otuz üç
defa“Sübhânellah (Allah’ı noksan
sıfatlardan tenzih ederim)”,
Otuz üç
defa“Elhamdülillâh (her türlü
övgü Allah’a mahsustur)”,
Otuz üç
defa“Allâhü ekber (Allah, en
büyüktür)” denir. Sonra;
Okunuşu: “Lâ ilâhe illallâhu vahdehu lâ şerike leh. Lehül-mulku ve lehul-hamdu ve huve ‘alâ kulli şey’in kadir.”
Anlamı: “Allah’tan
başka ilâh yoktur, sadece O vardır. O’nun ortağı yoktur. Mülk O’nundur, her
türlü övgü O’na mahsustur, O her şeye gücü yetendir” duası okunur.
Ebu Hureyre
(r.a.), Hz. Peygamberin şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
“Kim her namazdan
sonra otuz üç defa sübhânellah, otuz üç defa elhamdülillah, otuz üç defa da
Allahu ekber, der
–Bu doksan
dokuz eder- ve; “Lâ ilâhe illallahu
vahdehu lâ şerike leh. Lehul-mülkü ve lehul-hamdü ve hüve ‘alâ külli
şey’in kadir; (Allah’tan başka ilâh yoktur; birdir, ortağı yoktur. Mülk de O’nundur, hamd de O’nundur. O, her
şeye kadirdir) derse; günahları denizin köpüğü kadar da olsa affolunur.”[3]
3. Peygamberimizin Namazdan Sonra Okuduğu
Dualar
Resulullah
(s.a.s.), selamdan sonra şu duayı okumuştur:
Anlamı: “Allah’ım! Ben cehennem azabından Sana sığınırım. Kabir
azabından da Sana sığınırım. Deccal fitnesinden de Sana sığınırım. Hayat ve
ölüm fitnesinden de sana sığınırım.”[4]
Sahabeden
Muğire b. Şu’be, Resulullah (s.a.s.)’ın namazdan ayrıldığında şöyle duada
bulunduğunu nakletmiştir:
Anlamı: “Allah’tan
başka ilâh yoktur; birdir, ortağı yoktur. Mülk de O’nundur, hamd de O’nundur. O, her
şeye kadirdir. Allah’ım! Senin verdiğine kimse engel olamaz,
vermediğini de kimse veremez. Hiçbir iyilik sahibi kendiliğinden faydalı olamaz;
zira iyilik sendendir.”[5]
Muaz (r.a.)
şöyle diyor: Resulullah (s.a.s.), elimden tuttu; “Ey Muaz, Allah’a yemin ederim ki,
seni çok seviyorum! Her namazın ardından şöyle demeyi
terk etme” dedi:
اَللّٰهُمَّأَعِنِّيعَلٰىذِكْرِكَوَشُكْرِكَوَحُسْنِعِبَادَتِكَ
Resulullah
(s.a.s.), namazın ardından şöyle dua ederdi:
Anlamı: “Allah’ım! Küfürden ve fakirlikten
Sana sığınırım. Allah’ım kabir azabından da sana sığınırım.”[7]
Okunuşu: “Allâhümme ya mukallibel-kulubi, seb-bit kalbi ‘alâ dinike.”
Anlamı: “Ey kalpleri döndüren (kalplere hükmeden) Allah’ım;
benim kalbimi dinin üzerine sabit kıl.”[8]
Peygamberimiz
(s.a.s.), sabah namazında selamdan sonra şöyle dua etmiştir:

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder